11 tmb veda - siirler
  Ana Sayfa
  ziyaretci defteri
  konsept arabalar
  sagopa kajmer
  msn ifadeleri
  oyunlar
  msn etiketleri
  siirler
  harfler
  müzik kutum
  galatasaray
  süper videolar
  komedi dünyası
  futbol dünyası
  100 dilde seni seviyorum
  program indirme
  fenerbahçe
  trabzon spor
  sivasspor
  beŞiktaŞ
  ibretlik resimler
  cami resimleri
  gül resimleri
  hareketli resimler
  özel resimler

Ayrılanlar İçin

Yollarımız burada ayrılıyor
Artık birbirimize iki yabancıyız
Her ne kadar acı olsa, ne kadar güç olsa
Her şeyi evet her şeyi unutmalıyız

Her kaderin tesellisi bulunur, üzülme
İnsan ne kadar sevse unutabilir
Mevsimler, gelir geçer, yıllar geçer
Sen de unutursun bir gün gelir

Hiç yaşamamışçasına, hiç sevmemişçesine
Unutursun o günlerimizi, gecelerimizi
O günlerce gecelerce sevişmelerimizi
Her şeyi evet her şeyi unutabilirsin

Hatta bütün yazdıklarımı satır satır
Kalırsa, içinde bir derin sızı kalır

Ümit Yaşar Oğuzcan


Ayrılık

Ayrılık şiiri ne kadar yalın
Sevdiğimiz aşk sözcükleri gibi
Kılıçla kesiyor bir hain nokta
Öpüşen virgüllerle akan cümleyi

Nasıl soğuk ayrılığın güneşi
Gölgeli bir çınar olan gövdemin
Dalları içten kırınca acı
Buzdan bir alçıyla tutuyor beni

Ayrılık sabahı ne kadar beyaz
Ölümün hüzünlü arkadaşı kar
Bana ütülü bir çarşaf hazırlar
Bir karanfil tam yüreğin üstünde

Onat Kutlar

Ayrılık Gemisi

Bunlar en mutlu günleri ayrılığımızın
Yanaşmadan özleminin limanlarına
Bir uzun hava içinde kendimiz kendimizin
Uzasın dönmenin saçları, çağırma uzasın

Gülten Akın


Ayrılık Şiiri

Her satırı
Mendireğe dizili karabataklara benzeyen
Bir mektup bırakarak
Balıkçı koynundan
Sisler içinde uzaklaşan kayık gibi
Bir sabah usulca ayrıldın
Koynumdan

Bütün yolcularını
Boğaz köprüsünün çaldığı
Araba vapurunun
Boş seferleri
Gibi yanlızca rüzgâr
Gezinir sensiz
Yüreğimde

Durgun bir sudur aslında deniz
Ki çocukların acemi oltalarını denedikleri
Kuytu bir iskelenin
Tahtaları altına kazıdığım
Ayrılık şiirini okudukça
Dalgalanır...

Sunay Akın


Ayrılırken

Dinle sevdiğim bu ayrılık saatidir
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk
Ergeç içeceğimiz bir ilaç gibi
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk

Bu saatte gözyaşları, yeminler
Boş bir tesellidir inandığımız
Perde kapanıyor, film bitiyor işte
O hiç bitmeyecek sandığımız

Görüyorsun konuşacak bir şeyimiz kalmadı
Sadece bakışlarımızda hüzün
İşte ayrılık bu; hiç beklemediğimiz
O ikiz kardeşi ölümün

Anlıyorum bir daha görüşemeyeceğiz
Bu son buluşmamızdır seninle
Yeni bir hayata başlıyacaksın artık
Onunla, o yeni sevgilinle.

Anlıyorum artık o öpecek ellerini
Kulağına aşkı o fısıldayacak
İçinde bir pişmanlıktan başka
Benden eser kalmayacak.

Sigaranı söndür, kalkabiliriz
On adım sonra yollarımız ayrılmalı
Sakın ağlama ve bir şey söyleme bana
İnsan ayrılırken bile büyük olmalı

Ümit Yaşar Oğuzcan


Bir Ayrılık Gününde

Ne gariptir şu ayrılık günleri
Bir dosttan da, düşmandan da ayrılsan
Nedense bir tuhaf oluyor insan

Derin bir sızı giriyor içeri
Son bir defa bakarken caddelere
Dükkânlara, evlere, kahvelere

Hâtıra yüklü kervanlar geçiyor
Dolu dolu gözlerinin önünden
Bu son yadigar mı bir ayrılık gününden

Ne unutulmaz zamanlar geçiyor
Ağır ağır biz farkında değilken
Gökler masmavi, yaprak yemyeşilken

Sen istediğin kadar unutulmaz de
Bu son dakika, bu vakitsiz yağmur
Unutulur, azizim unutulur

Başka ne yapılır böyle bir günde
Kapanan bavul, çivilenen sandık
Ve sonra kuru bir "Allaha ısmarladık!"

Ümit Yaşar Oğuzcan


Gittin İçimde Kaldı Ayrılık

Gittin
Ayrılırken buz tutmuş bıyıktı gözlerin
Kaçamak ellerimiz komutsuz sallandı
Dudaklarımızda sıradan sözcükler
Vedalaşmayı bile beceremedik
Son bir bakış kaldı arkanda
Kalabalığa karışan
Her şey düzmece bir dinginliğe gömüldü
Gittin.

İçimde
Yığınlarca kitap kaldı uçuşan
Sözcükler beynimin köşelerinden
Çıkıp korkuttular gecelerimi
Peşimden geldi gölgeler
Aynalara bakamaz oldum
Hiçbir oyun avutmadı beni
Yaşamıma sığmayan bir şey kaldı
İçimde.

Kaldı
Yeni bir kent işkenceye hazır
Ödeşemedim gittiğin mevsimlerle
Belleğimi silkeleyip anılardan
Tik tak çaldın uzun zaman
Alışamadım yarımlığa
Düşlerimde intihar tutkuları
Sırtımda hançerinin oyduğu boşluk
Kaldı.

Ayrılık
Çoğalarak giriyor günlerime
Senden başka kim bilebilir
Geçmişin dökümünü yaptığımı
Ağır ağır pulsara dönüşürken güneşler
Sonbahar hüznüne benziyor pencerede
Artık konuk beklemeyen gözlerim
Sayfalar da bitti ışık da her yanı kapladı
Ayrılık.

A. Kadir


Kırık Kalpler

Biz aşkla başı dönmüş iki çocuk
Bütün bir bahar o çiçek ben yaprak
Yarabbi ne güzel sevişiyorduk
Dünyayı aşktan ibaret sanarak.

Kim ne karıştı, ne istedi bizden
Göz mü değdi ne oldu sevdaya.
Ayırdılar bizi birbirimizden
Hem de göz göre yürek parçalaya.

Aşktı bizdeki onlardaki mantık
Onlardan yana çıktı kahpe felek.
Birer kalp bıraktılar bize kırık
Ömrümüzce gözyaşı döktürecek.

Cahit Sıtkı Tarancı


Melankoli

O şehirde gene şarkılar söyleniyordur
Karşılık görmemiş sevgiler üstüne
Işıkları sönmüş odamda
Yarım kalmış şarkımı duyuyor musun?
Beni sorarsan gene yapayalnızım
Sen sıcak yatağında rahat uyuyor musun?
Boş kalan yastığımı başkası mı doldurmuş?

Ellerini okşayan o yabancı kim
Öyle uzak bakma yüzüme
Seni artık yolundan döndürecek değilim
Ne o gözlerin dolmuş yoksa ağlıyor musun?
Kırk yılda bir olsun beni anıyor musun?

Özlediğin hayatı buldun mu bilmem
Gözlerinde hala hüzün var gibi
Gene yüzün gülmüyor anlat nedendir
Gene aşksız gene bomboş mu için
Niye ellerin soğuk yoksa üşüyor musun?
Mutluluğun peşinden hala koşuyor musun?

Kar mı yağdı güvendiğin dağlara?
Seni de bir türlü umdurmadı mı kader?
Üzme kendini her şeye rağmen
Dünya yaşanmaya değer
Bu yerler bu alem her şeyden yoksun
Sana sesleniyorum duyuyor musun?

İlhan Geçer


Ne Böyle Sevdalar Gördüm, Ne Ayrılıklar

Ne zaman seni düşünsem
Bir ceylan su içmeye iner
Çayırları büyürken görürüm

Her akşam seninle
Yeşil bir zeytin tanesi
Bir parça mavi deniz
Alır beni

Seni düşündükçe
Gül dikiyorum elimin değdiği yere
Atlara su veriyorum
Daha bir seviyorum dağları

İlhan Berk


Olmasa Mektubun

Olmasa mektubun,
Yazdıkların olmasa
Kim inanırdı
Senle ayrıldığımıza.

Sanma unutulur,
Kalp ağrısı zamanla
Her şeyi unutarak
Yaşanır sanma.

Neydi bir arada tutan şey ikimizi
Birleştiren neydi ellerimizi
Bırak bana anlatma imkânsız sevgimizi
Sevmek birçok şeyi göze almaktır.

Baksana geçmişe,
Ne çok anıyla yüklü
Nerde o taverna,
Nerde sinema

Harcanmış zamanla
Yeniden yaşanmaz ki;
Geç kaldıktan sonra
Arama boşa!


Bugün 12 ziyaretçi (20 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol